İYİ Parti, Şeyh Said ile ilgili sosyal medyada yaptığı paylaşım nedeniyle disipline sevk edilen ve ihraç talebiyle karşı karşıya kalan milletvekili Ensarioğlu’nun istifa kararıyla yeni bir kayıp yaşadı. Ensarioğlu, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “İYİ Parti ile beni bir araya getiren siyasal gerekçeler ortadan kalkmıştır” diyerek istifa ettiğini duyurdu.
Bu kararla birlikte İYİ Parti’nin 14 Mayıs seçimlerinden sonra kaybettiği milletvekili sayısı beşe yükselirken, TBMM’deki sandalye sayısı da 39’a düştü. Partinin bu son istifa kararı, siyasi arenada etkileri olan bir gelişme olarak değerlendiriliyor. Şeyh Said, Türkiye’nin yakın tarihinde önemli bir isim olarak dikkat çekiyor. 1925 yılında liderlik ettiği isyan, o dönemde büyük etkiler yaratmış ve devlet yetkilileri tarafından hızlı bir şekilde bastırılmıştı. Bu isyan sürecinde binlerce kişi hayatını kaybetmiş ve Türkiye için önemli bir dönüm noktası olmuştu. Ensarioğlu’nun Şeyh Said ile ilgili yaptığı paylaşım ise tartışmalara neden oldu. İYİ Parti yönetimi, bu paylaşımı parti politikalarına aykırı buldu ve disiplin kuruluna sevk etti. Ancak Ensarioğlu, bu süreçte istifa etmeye karar verdi ve partisinden ayrıldı. İYİ Parti, son dönemde yaşadığı istifalarla birlikte siyasi dengelerde kayıplar yaşıyor. Bu durum, parti içindeki çeşitli görüş ayrılıklarının bir yansıması olarak da değerlendirilebilir.
Özellikle seçim sonrası yaşanan istifalar, parti yönetiminin politikaları ve stratejileri üzerinde de düşünülmesi gereken bir durumu ortaya koyuyor. Ancak bu istifa kararı, İYİ Parti’nin ihtilale neden olacak bir duruma yol açmasını istemeyen bir şekilde gerçekleşmiştir. Ensarioğlu’nun kişisel tercihi ve partiyle ilgili politik gelişmeler arasındaki bağlantılar göz önüne alındığında, bu kararın bir anlamda kişisel bir tepki olduğu söylenebilir. Sonuç olarak, İYİ Parti’nin Ensarioğlu’nun istifa kararıyla birlikte yaşadığı milletvekili kaybı, parti içindeki siyasi dengeler ve politika tartışmalarının bir göstergesi olarak değerlendirilebilir. Parti yönetimi, bu süreçte yaşanan istifaların nedenlerini analiz ederek, gelecekteki stratejilerini belirlemek adına önemli adımlar atmalıdır. Ancak bu süreçte, iç çekişmelerin daha büyük bir krizi tetiklememesi de oldukça önemlidir.
Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) İstanbul Milletvekili Mustafa Ensarioğlu, istifasını sosyal medya üzerinden duyurdu. Şeyh Said’e yönelik hakaretlere verdiği cevap sonrasında, İskilipli Atıf Hoca’nın durumuna dikkat çeken Ensarioğlu, naaşların ailelere teslim edilmesini talep etmişti. Ancak bu talepleri nedeniyle parti içi ve dışındaki bazı kişiler tarafından linç kampanyasına maruz kaldığını ifade etti. Ensarioğlu’nun sosyal medya paylaşımında, Şeyh Said’e yönelik hadsizlikler karşısında verdiği cevapta İskilipli Atıf Hoca örneğini kullanması, tartışmalara sebep oldu. İskilipli Atıf Hoca, Osmanlı İmparatorluğu döneminde, Ermeni nüfusunun gerçekleştirdiği katliamlara ilişkin olarak dönemin Ermeni Patriği’nin öldürülmesini savunmuş, bu durum nedeniyle de idam edilmişti. Ensarioğlu’nun itiraf ettiği gibi, bu iki ismi bir arada anması, sosyal medyada büyük bir tepkiye neden oldu.
Özellikle Şeyh Said’i destekleyen çevreler, Ensarioğlu’nu linç etmek için üzerine yoğun bir şekilde yürüdü. Kendi partisinden de eleştiriler almaya başlayan Ensarioğlu, bu durumu “faşizan odaklar” olarak nitelendirdi. Bu gelişmeler sonrasında, Ensarioğlu, istifasını açıkladı ve bu kararını da yine sosyal medya üzerinden duyurdu. İlgili sosyal medya paylaşımında, “Bölgenin önemli şahsiyetlerinden Şeyh Said’e dönük hadsiz çevrelerin hakaretlerine karşı verdiğim cevapta, İskilipli Atıf Hoca da olduğu gibi, Naaşlarının ailelerine teslim edilmesini belirttiğim makul ve insani taleplerden sonra, kendi partidaşlarım başta olmak faşizan odaklar tarafından sosyal medyada lince uğradım” ifadeleri yer aldı. Ensarioğlu’nun istifasının ardından, siyasi kulislerde de çeşitli tartışmalar yaşanmaya başladı. Kimileri Ensarioğlu’nun istifasının parti içindeki bazı sorunlara işaret ettiğini, kimileri ise partiye zarar vermemek için istifa ettiğini düşünüyor. Bu durum, AKP’nin içindeki bölünmeleri ve farklı görüşleri ortaya çıkaracak gibi görünüyor. Ensarioğlu, yaşadığı linç kampanyasının ardından, sosyal medya üzerinden destek mesajları aldı. Aynı zamanda, İskilipli Atıf Hoca’nın da gerçekleştirdiği incitmelerin ardından özür dilemesi ve istifası, bazı kesimlerde takdir topladı. Ancak bu olayın uzun vadede AKP’nin içindeki sorunları derinleştirmesi ve partiyi daha da zayıflatması ihtimali de bulunuyor.
İYİ Parti içerisindeki çevrelerin linç kampanyasına karşı çıkan yetkililer, bu durumun sonucunda destek vermek yerine disiplin kuruluna sevk edildi. Bu durum, İYİ Parti ile olan siyasi gerekçelerin ortadan kalktığını düşündüren bir olaydır. Buna dayanarak, İYİ Parti üyeleri tarafından yapılan haksızlığa sessiz kalmak, hakka olan saygısızlık anlamına gelmektedir. Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri’nin ifade ettiği gibi, haksızlıklara karşı susmak, doğruyu savunmamak anlamına gelir.
Bu nedenle, şahsım hakka olan hürmetimden dolayı, İYİ Parti’den istifa ediyorum. Ancak bu durumun bir ihtilale yol açmasını kesinlikle istemiyorum. İstifam sadece hakka olan bağlılığımı ve haksızlıklara karşı duruşumu ifade etmek amacıyla gerçekleşmektedir. İYİ Parti ile beraber yürütülen siyasi mücadelemiz artık aynı amaçlar ve değerler etrafında şekillenmediği için, bu kararı almak zorunda kaldım.
Bu istifam, aynı zamanda demokratik bir taleptir. Çünkü demokrasi, farklı düşüncelerin özgürce ifade edilebildiği bir sistemdir. Herkesin haklarını koruyan, adil bir şekilde yönetilen bir ülke için mücadelem devam edecektir. İhtilal yaratma niyetinde olmadığımı bir kez daha vurgulamak isterim.
Bu istifam, kişisel bir karardır ve başka herhangi bir siyasi parti ile bağlantılı değildir. Bu süreçte hayatımda bir dönüm noktası olarak kabul edeceğim bu kararın, Türkiye’nin demokratik sürecine olumlu katkı sağlamasını dilerim.
02:00
News
Siyaset
Siyaset
Siyaset
Siyaset
Siyaset
Siyaset
